Radika, Hayat (08. 09. 2012)
Türkiye'nin en uzun soluklu caz festivali olan Akbank Caz dönemin İKSV yönetim kurulu üyesi ve Akbank’ın genel müdürü Hamit Belli’nin çabalarıyla 22 yıl önce başladı.
İlk yıllarda ülkeye cazı tanıtmakta gönüllü olan Akbank bugün ise dolup taşan konserlerle yetinmeyip her geçen gün içindekini dışarı çıkararak yenilenen müziği keşfetmeye ve keşfettirmeye çalışıyor. Böylece hiç durmadan kendini yenileyen kurum festivallerini İstanbul ’la sınırlandırmayıp Anadolu ’daki dinleyicilerle de buluşturuyor.
Akbank Caz Festivali’nin en takdire şayan özelliği her yıl bu zamanlar heyecanla program kitapçığını açıp baktığınızda sizi hayal kırıklığına uğratmayıp keşfettiği yeni gruplarla hayrete düşürmesi. Kurum saygın festivalinde alışılmış tınıların dışındakileri de ağırlayarak Türkiye’deki konser verme tekelini önemli ölçüde kırıyor.
Keşif Yolculukları
Bu yılki festivalin ‘Keşif Yolculukları’ bölümü sözü geçen önermeyi pekiştiriyor. Bugüne kadar ‘ana akım’ salonlarda izleme fırsatı bulamadığımız Yakaza Ensemble’ı Akbank Sanat’ta izleyeceğiz. Grubun ikinci albümleri ‘İçbükeydış’, birkaç ay önce Japonya ’da, sonra ise Türkiye’deki raflarda yerini aldı.
Doğaçlamaların, yerel enstrümanların, akustik ve elektronik tınıların oya gibi işlendiği, çay kaşığı şıkırtısıyla, bildiğimiz enstrümanları bir arada kullanıp bu ikisi arasındaki hiyerarşiyi yıkan Yakaza Ensemble’ın ülkemizdeki müzik marketlerde hangi rafa konacağı üzerine kafa karışıklıkları yaşanırken Akbank Caz’ın grubu ağırlayacak olması çok şey anlatıyor.
Geçen yıl ‘4’ isimli albümünü dinleyiciyle buluşturan Oğuz Büyükberber, görsel tasarım ve doğaçlama müziği bir arada değerlendiren Islak Köpek, doğaçlama müzik üretmek ve kaydetmek amacıyla kurulan KonstruKt, klasik ve geleneksel müziği birleştiren Nik Bärtsch’s Ronin, elektronik caz topluluğu Hidden Orchestra da bu anlamda merakla beklenen konserler arasında yer alıyor.
Akbank Sanat etkisi
Akbank Caz festivalinin kâşifliğinde, elbette kurumu yılın her günü müzik dinleyicisi ve üreticisiyle omuz omuza tutabilen Derya Bigalı’nın başını çektiği Akbank Sanat’ın büyük etkisi var. Sadece sanat performansları değil aynı zamanda çok az yerde katılma fırsatı yakalayabileceğiniz atölye çalışmaları da Akbank Sanat’a her geçen gün değer katarken festivalin de içeriğini zenginleştiriyor. Festival kapsamında bu yıl Akbank Sanat’ta, uzun yıllardan sonra Türkiye’deki müzisyenlerin örgütlenmesine önayak olan Serbest Müzisyenler ve Yapımcılar Derneği’nin kurucuları ilk defa bu kadar geniş şekilde duyurulan bir panelle dinleyicinin karşısında olacak.
Yine Akbank Sanat’ta, bugün Türkiye’deki en önemli müzik sorunlarından biri olan Türkiye’de caz eğitimi masaya yatırılacakken, caz müziğin kıymetlisi Hülya Tunçağ ise Türkiye’de cazın öyküsünü anlatacak.
Bu yıl festival programının en ilgi çekici sayfalarından biri elbette yine Kampüs’te Caz projesi. 2010’da piyanist Selen Gülün’le başlayan, daha sonra Sarp Maden, Timuçin Şahin ve Alp Ersönmez gibi isimleri Anadolu’daki üniversite öğrencileriyle buluşturan Kampüste Caz etkinliği bu yıl müziğin ‘güzel’ kadını Ceyl’an Ertem ve yakın zamanda birlikte bir albüme imza attığı Barana Quintet’i ağırlayacak. Kampüste Caz’ın diğer konukları ise Elif Çağlar Muslu ve Çağrı Sertel. Bu yıl Kars Kafkas ve Çanakkale Onsekiz Mart üniversiteleri de proje kapsamına alınmış.
Sürdürülebilir bir festival
Son yıllarda üzerine bolca yazılıp çizilen sürdürülebilirlik kavramı elbette festival organizasyonlarının da kafasını kurcalamakta. Akbank Caz Festivali’nin her yıl kendini yenilemeye ve müziği keşfetmeye gayret etmesinin altında yatan en önemli olgulardan biri bu. Önceki akşam Hilton ParkSA’da yapılan festivalin basın toplantısında Akbank Genel Müdürü Hakan Binbaşgil’in festivalin sürdürülebilirliğine vurgu yapmasının ardından Derya Bigalı’nın kurumun dijital çağa entegre olma çabalarını anlatarak Facebook sayfası üzerinden yürütülen ‘Tişört TasarlıCAZ’ yarışmasını anlatması tesadüf değil.
İstanbul Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Merkezi, Akbank Sanat, Babylon, Babylon Lounge, The Seed, Nardis, Salon, Garajİstanbul ve Caddebostan Kültür Merkezi’nde gerçekleşecek festival 3 Ekim’de Snow Owl 5tet konseriyle başlıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder