12.02.2012 (Taraf)
Yaşadıklarımdan öğreniyorum her gün: Sakinleştiriyorsa
doğru yer olma ihtimali yüksektir. Orada bir süre durunuz. Sakinlik ve sukûnete
takiben kalp atışlarında hızlanma, midede bulantı ve kafada dalgınlık oluştuysa
ve üstelik bunların hiçbiri sizi rahatsız etmiyorsa yaşadınız. Kendinizi
bırakınız. Kısa süre sonra doğal bir sadakat hissiyle karşılaşacak ve kendi
rızanızla oradan başka yere gitmek istemeyeceksiniz.
Kayıt Altı epey coşkulu, hafif abartılıdır, tanıyan bilir. Bu coşkulu ve abartılı ruh halinin etkisini akılda tutarak, Jülide Özçelik’in yeni albümünün hiç umut etmediğimiz halde karşımıza çıkan yepyeni bir aşk gibi kendine bağladığını söyleyelim. Dinledikçe kendini sevdirdiğini bir de.
Ben albümle görücü usulü tanıştım. IKSV’den ve şahane radyo programlarından tanıdığımız Harun İzer’in bir tweet’ini gördüm önce: “Türkçe sözler ile yapılmış en güzel caz şarkıları!” diyordu. Meraklı meraklı gittim albümü almaya.
Dört yıl önce çıkardığı Jazz İstanbul Volume 1’i takip eden bu yeni
albümde Özçelik’in sakin ve sade vokal tavrı yaratılan ruh halinde oldukça
belirleyici. Gitarda Cem Tuncer, piyanoda Ercüment Orkut, kontrbasta Kağan
Yıldız, davulda Cengiz Baysal, trompette Şenova Ülker ve perdesiz gitarda Cenk
Erdoğan’ın sesini duymamıza cömertçe müsaade ediyor ve eserlerin kendi içindeki
güzelliği ortaya çıkarıyor Özçelik. Vokal kendini eserlerin doğasına ve Cem Tuncer’in sihirli düzenlemelerine
bırakıyor.
10 şarkıdan oluşan dokuz düzenlemenin Cem Tuncer'e ait
olduğu albümde sözü ve bestesi Jülide Özçelik'e ait beş şarkı var. Kendi içine
dönük şarkılar bunlar. Bir kadının gerçeği aradığı, uzaklara bakma niyetiyle yola
çıksa da dönüp dolaşıp kendi içine döndüğü ve var olanı kabullendiği şarkılar… “Yine
de hayat verilen en güzel hediye” şarkılara göre “Ardına bakma yaşa sen
gönlünce”. “Eşitiz eninde sonunda” ama
“hayallerim gerçeğin çok ötesinde”…
Albümün toplumsal sorunlara gönderme yapan tek şarkısı Ercüment Orkut düzenlemesiyle dinlediğimiz Özdemir Erdoğan imzalı Vitrin. Şarkı Özçelik’in sesine pek yakışsa da, bir erkek gözüyle ‘namus’ tarifleyen bu şarkıya bir kadının albümünde ne gerek vardı, diye sormaktan kendimi alamıyorum. Yoksul olduğunu vitrinin önünde kıyafetlere bakışından anladığımız, banka müdürünün sekreteri olan Yeşilçam soslu bir kadının, bir adamın Mercedes’ine atlayıp boğaz sefası yapmadığı ve anasını elalemin evine göndermediği için bir erkek (Özdemir Erdoğan) tarafından erdem timsali olarak anlatılmasına katlanmak yeterince zor. Bu hali bir kadının sesinden dinlemenin yarattığı kırgınlığı siz düşünün…
Albümün toplumsal sorunlara gönderme yapan tek şarkısı Ercüment Orkut düzenlemesiyle dinlediğimiz Özdemir Erdoğan imzalı Vitrin. Şarkı Özçelik’in sesine pek yakışsa da, bir erkek gözüyle ‘namus’ tarifleyen bu şarkıya bir kadının albümünde ne gerek vardı, diye sormaktan kendimi alamıyorum. Yoksul olduğunu vitrinin önünde kıyafetlere bakışından anladığımız, banka müdürünün sekreteri olan Yeşilçam soslu bir kadının, bir adamın Mercedes’ine atlayıp boğaz sefası yapmadığı ve anasını elalemin evine göndermediği için bir erkek (Özdemir Erdoğan) tarafından erdem timsali olarak anlatılmasına katlanmak yeterince zor. Bu hali bir kadının sesinden dinlemenin yarattığı kırgınlığı siz düşünün…
Albümün en başarılı parçalarından biri bir Kırım türküsü
olan Şu Yaltadan Taş Yükledim. Tuncer’in düzenlemesiyle eser orjinalinden bile
iyi olmuş.
Neşet Ertaş'ın Gönül Dağı ve sözleri Ömer Hayyam'a müziği
Mehmet Güreli'ye ait Kimse Bilmez parçaları ise sadece düzenlemeyle değil
Özçelik’in vokaliyle yeniden doğmuş gibi. O yumuşacık ve pürüzsüz ses Gönül
Dağı’nda pürüzlenmiş, dünyanın en güzel sorusu olan ‘Bu yıldızlı gökler ne
zaman başladı dönmeye’ diye soran Kimse Bilmez’de ise sakince keskinleşmiş.
Kayıtları ve mix'i Erim Arkman tarafından Babajım
Stüdyoları'nda canlı hücum kayıt olarak gerçekleştirilen, mastering'ini Bob
Katz'in yaptığı albüm Jülide Özçelik’in ilk albümünden sonra geçen bu dört
yılda kendini nasıl yenilediğini anlatıyor sanki…
Jazz
İstanbul Volume 2, Jülide Özçelik, Kadıköy Müzik
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder